Özgürlük çığlıkları, barış, müzik ve dahası.. Hepsi yaklaşık 40 yıl önce bir festivaldeydi. Festivalden fazlasıydı aslında, bir ruhtu belki de, bir yaşam tarzıydı. '69 da özgürlük "Woodstock"tı. Özgürlük, bazen kendi adından başka adlar altında görünür. Sanırım 1969 yılı, özgürlüğün bilincine varıldığı, ama sonradan yitirildiği bir an olmuştu. Fakat bu an, önemli ve güzel, gerçeküstü ve gerçekti. Bu öyle bir eylemdi ki, kollektif özgürlüğün tüm bireysel özgürlüklerin biraraya gelmesinden daha başka bir şey olduğunun bilincine varıldı. 1969’un anlamı bu oldu işte.
Woodstock, "başka bir Amerika" ve başka bir dünya umutlarını güçlendiren, birçok tabuyu yıkan bir etkinlik olmuştu. Festival alanını dolduran yüz binlerce kişi benzer umutları taşıyordu ancak ortak bir siyasi görüş yoktu.Woodstock, özgürlük, sevgi ve barış mesajlarının yanı sıra, bohem bir yaşamı ve uyuşturucuyu olumlayan bir kültürü de yansıtıyordu.
18 Ağustos 1969’da, sahneden indikten bir kaç saat sonra, Jimi Hendrix bir radyo istasyonuna verdiği mülakatta şöyle demişti: "Woodstock’ın barışçıllığını ve çok, çok, çok iyi müziğini sevdim. İyi müzik’ten kastım hakiki müzik, çok uzun zamandır hasretle bu müziği bekleyen insanlar vardı. İnsanlar çamurda yattılar, yağmurda ıslandılar, şuna maruz kaldılar, buna maruz kaldılar, ama neticede galip geldiler. Bence başarılı bir festivaldi... İnsanlar sokak çetelerinden, militan gruplardan, Başkan’ın palavralarından usandılar... Başka türlü bir şey, başka bir yön, başka bir istikamet arıyorlar. Ve doğru kulvarda koştuklarını, doğru şarkıyı söylediklerini biliyorlar... Fakat, nereden çıktı bu insanlar ?"
Evet, nereden çıktı bu insanlar? Bu insanlar herşeylerini bir kenara itip, gerçekten istedikleri gibi bir dünya yaratmaya çalıştılar. Tek suçları buydu belki. Dün tektiler, o gün birleştiler ve bir anlam yüklediler. Belki istedikleri bir nebze dahi oldu. 3 günde olsa oldu. Bu o kadar önemli değildi. Hiçbir zaman unutulmadılar. Uzun saçlar, kirli bedenler, çıplak vücutlar.. Belki böyle hatırlanıyorlar ama o bedenlerin altında hiç de "pis olmayan" düşüncelerde vardı. Binlerce insan "love and peace" sloganıyla, Vietnam Savaşına karşı başkaldırdılar. Bir müzik festivalinden çok daha fazlasıydı.
Efsanevi isimler de vardı o gün orada; Country Joe McDonald, Jimi Hendrix, Janis Joplin, Joe Cocker, The Who, Santana, Jefferson Airplane.. ve daha nicesi... Onlarda o yağmurun altında barış ve özgürlük için çırpınan gençlerin yanındaydı. Kimse şikayetçi değildi halinden. Herkes mutlu ve olması gereken şeyi yaşıyordu.. Onlar için olması gereken hayat oydu.
Çok fazla duruldu üstünde, çok eleştiriye maruz kaldı. Herşeye rağmen onlar yeni bir kuşağın sembolü haline geldi, ABD'de ve dünyada birçok tabunun yıkılmasına etkili oldu. Sonraki yıllarda birkaç kez tekrarlanan festival, hiçbir zaman 1969 efsanesinin yerini alamadı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder