Belgeselciler zamanı, mekanı, bu zaman ve mekanın içindeki kişileri, içinde olup bitenleri olduğu gibi anlatırlar. Olduğu gibi, biraz da etkileyici noktaları ön plana çıkararak belki. Ne var ki, belgeselden kurmacaya geçen yönetmenler çoğu zaman kurmacanın da "hayat" olduğunu unuturlar. Oysa böyle midir Krzystof Kieslowski? Akan gözyaşları için bizi üzmektense "hayat bu, herşey olur..." demez mi? Cinayeti trajik hale getirmektense "ölüm"ü düşündürmez mi, Öldürme Üzerine Kısa Bir Film' inde? Akışın içinde, sözcüğün tam anlamıyla "doğal" bir biçimde kendimizle, toplumla, ahlaki değerlerimizle çeliştirmez mi? Peki hayata karşı bu doğal bakışı, bakmadan sorgulatışı mıdır bana Kieslowski'yi sevdiren? Nie wiem...
4 Ekim 2009 Pazar
Krzysztof Kieslowski? Nie Wiem...
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder